Stanford Üniversitesi İşletme Fakültesinden Prof. Itamar Simonson ve Emanuel Rosen, günümüzde
artık marka, konumlandırma, sadakat vb.
bir dolu kavramın içinin boşaldığını ve mükemmele yakın bir bilgi çağında
müşterileri artık sadece “mutlak değer”in ilgilendirdiğini iddia ediyor.
Geçtiğimiz yılbaşında Sinpaş GYO’dan bir kitap hediye aldım:
“Yeni Tüketici”.
Sinpaş GYO sponsorluğunda bastırılan kitap, Sinpaş
dostlarına ve müşterilerine ücretsiz dağıtılıyordu. İtiraf etmeliyim ki, ilk
anda bir gayrimenkul yatırım ortaklığı ile kitabın adındaki “tüketici”
kavramını bir araya getirmekte zorlandım. Hızlıca sayfalarını çevirdim. İlk gözüme
çarpanlar daha çok Asus, Apple, Canon, Samsung gibi tüketici elektroniğine konu
markaların pazarlama başarısına ilişkin şeylerdi.
Ben konutu, doğup büyüdüğümüz, ailemizle, çocuklarımızla
içinde anılar biriktirdiğimiz, kullandığımız ama “tüketmek” istemeyeceğimiz bir
değer olarak gördüğüm için değişen yaşam koşullarının, konut olgusunu da, diğer
her şey gibi tüketilebilecek bir ürüne dönüştürme ihtimalinden korkmuş
olmalıyım ki daha sonra okumak üzere bir kenara bıraktım.
Kitap, geçen hafta tekrar gözüme ilişti. Önce kitabın
orijinal adı dikkatimi çekti. “Absolute Value: What Really Influences Customers
in Age of (Nearly) Perfect Information” Yani: “Mükemmele Yakın Bilgi Çağında
Müşterileri Gerçekten Neyin İlgilendirdiği” sorgulanıyordu.
Bir kere, “Customers-Müşteri” diyordu..“Consumers-Tüketici”
demiyordu. "Absolute Value-Mutlak Değer kavramından söz ediyordu. Sonra yazarını ve kitabın tezinin dayandığı araştırmayı irdeledim.
Youtube’da yazarlar ile bu konuda yapılan bir mülakatı izledim. Ardından kitabı
hızla okudum. “Tüketici” yerine “Müşteri” kelimesini, kitapta adı sıkça geçen
elektronik ürünlerinin yerine de “gayrimenkul, konut, inşaat, proje yönetimi, hizmet vb” kelimelerini
koysam ne kaybederim diye düşündüm. Kaybetmedim
ve kazandım.
Sonuçta, okuduklarımdan aşağıdaki kıssadan hisseyi çıkardım:
Müşteriler geçmişte marka adı, firmayla yaşadığı deneyimler,
markanın diğer rakip firmaların mesajlarıyla karşılaştırılan reklam mesajı ya
da bir pazarlamacının katalogda göstermeyi tercih edeceği diğer ürünlere göre
karar veriyordu. Ama artık, web siteleri, akıllı telefonlar ve sosyal medya
aracılığı ile her türlü uzmanlığa ve bilgi kaynaklarına olağanüstü bir erişim
imkanının olduğu günümüzde, müşterinin karar verme sürecinde radikal bir değişim yaşandığında kuşku yok.
Müşteri artık satın alırken yoğun bir bilgi çevresi
kullanıyor ve herhangi bir ürün ya da hizmet için ihtiyaç duyduğu uzman
görüşüne ve kusursuz denecek bilgiye anında ulaşabiliyor. İhtiyaç duyduğu bilgi
hizmetlerine, ürün ya da bu hizmeti önceden deneyimlemiş olanların görüşlerine
anında erişebiliyor.
Özetle “Yeni Tüketici” adıyla kütüphaneme giren kitap; ister
tüketici elektroniği, isterse gayrimenkul ürün ya da hizmeti olsun, pazarlama,
reklam, halkla ilişkilerde oyunun kurallarının hızla değiştiğini söylüyor.
Bu ortamda nasıl davranılması gerektiğini öğrenmek için benim bu yüzeysel özetimden medet ummayın derim. Elinize geçerse, 210 sayfasını da dikkatle okuyun. Kitapçılarda
satılmıyor maalesef. Amazon-Kindle versiyonunu internetten indirerek
okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder